30 Haziran 2011 Perşembe

Sigaranın Zararları Hakkında Herşey erkeklerde sigara kullanımı ve sonuçları, hamileyken sigara içilirse, hamileyken sigara içmek, hamileyken sigara kullanımı ve sonuçları, kadınlarda sigara kulanımı ve sonuçları, sigaradaki zehrli maddeler, sigaranın içindeki zehirler, sigaranın yol açtığı hastalıklar, sigaranın zararları, Sigaranın Zararları Hakkında Herşey

Sigaradaki zararlı maddeler

sigara ve dumanı, çok miktarda ve değişik özellikte zararlı Maddeler içermektedir. 4000′den fazla olduğu bilinen bu toksik (zehirleyici) maddelerin büyük bir kısmı Kanser yapıcı (kanserojen) özelliktedir.
Nikotin bu maddelerin en önemlisi olup sinir sistemini etkileyerek kalp ve damarların çalışmasını bozar.
Nikotine maraz kalış sonucu, kan Basıncı ve nabız hızında artış ortaya çıkmaktadır. Bu sebeple kalp daha fazla kasılmakta ve kalbin Oksijen ihtiyacı artmaktadır. Ayrıca nikotin, damarlarda kasılmaya; kan, şeker ve yağ seviyelerinde artışa sebep olmaktadır. Bütün bunlara ilaveten nikotin, sigara bağımlılığına yol açan maddedir.
Nikotin etkisini çabuk gösteren bir uyuşturucudur ve kandaki nikotin miktarı sigara içtikten yarım Saat sonra yarıya, bir saat sonra ise dörtte bire düşer. Bu da bir çok tiryakinin neden Günde yaklaşık yirmi tane sigara içtiğini açıklar. Sigarayı söndürür söndürmez nikotin hızla vücudu terk etmeye başlar ve tiryakinin canı tekrar sigara istemeye başlar.
Sigarayı yaktıktan yedi saniye sonra vücuda taze nikotin girer ve özlem sona erer; böylece sigara, tiryakiye rahatlama vermiş ve güven duygusu sağlamış olur.
Aslında nikotin uyuşturucu olması yanında sineklerin yok edilmesinde kullanılan etkisi çok güçlü bir zehirdir. Bir sigaranın içerdiği nikotin miktarı doğrudan doğruya damarlarımıza verildiğinde ölürüz. Tütünde aynı zamanda karbon-monoksit gibi 4000 civarında başka zehirler de vardır.
Yakılarak soluk soluk içe çekilen tütün dumanında; katran, karbon monoksit ve nikotin başta olmak üzere pek çok kimyevi madde ve Gazlar akciğerden kana karışarak tüm bedende müthiş bir zehirlenme etkisi yaparlar. Bu maddelerin zarar vermediği organ yok gibidir.

Dumandaki tehlike!sigaradaki nükleer santral

Uzmanlar uyardı: sigara yakıldığında 4 binden fazla kimyasal Madde ortaya çıkıyor.
Sigara üzerine araştırmalar yapan Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Zekeriya Yerlikaya, sigaranın yakıldığında 850 santigrad derece sıcaklığa sahip ortamda birçok yanma tepkimeleri gerçekleştiğini, bunun sonucunda ise 4 binden fazla kimyasal madde ortaya çıktığını açıkladı
Yrd. Doç. Dr. Yerlikaya, sigara dumanındaki radyasyona da dikkat çekti.
Yrd. Doç. Dr. Zekeriya Yerlikaya, aktif içici tarafından çevreye üflenen bu maddelerden 400′ünün zehirli olduğunu, 43′ünün de kanserojenik madde olduğunun tespit edildiğini belirterek şunları söyledi:
“Sigara konusu, sigara içen insanları ilgilendirdiği kadar, çoğu zaman pasif içici durumda olan, yani sigara içilen ortamdaki dumanı soluma durumunda olan tüm insanların ve özellikle çocukların sağlığını ilgilendiren bir konudur. Günümüzde birçok insan, sadece nükleer santral veya Atom bombasıyla tanıdığı ve patlama sonrası etrafa saçtığı korkunç dozlarda, etkisini onlarca yıl devam ettiren radyasyonun sigara dumanındaki varlığından, başka bir deyişle, hiçbir güvenlik önlemi olmayan ve etrafa daima radyasyon sızdıran `tütün nükleer santrali’nden haberdar değildir.’
Radyasyonun Atomlardan yayılan, gözle görülmeyen, çok yüksek enerjili parçacıklar ve ışınlardan oluştuğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Yerlikaya, şöyle devam etti:
“Radyoaktif maddeler, temel yapı taşı olan bazı atomlarının kararsız olması nedeniyle radyasyon yayar. Sigara dumanındaki radyasyonun varlığı, 1960′lı yılların sonunda ve 1970′li yılların başında, bu sahada araştırma yapan bilim adamları tarafından ilk defa gündeme getirildi. Aynı bilim adamları tarafından sigara dumanındaki radyasyonun çıkarılması için sigara üreticisi firmalardan bir proses geliştirilmesi istenmiştir. Bu gerçek, sigara üreticileri tarafından yıllardan beri bilinmesine rağmen ne yazıkki gündeme getirilmemiştir.’

Sigaranın yaptığı zararlar

sigara içmenin mahzurları çevremizde gördüğümüz örneklerden hep dikkatimizi çeker. Askerde gösterilen bir tepeye koşu yapmıştık. Komutanımız koşuyu tamamlayamayanlar için, bunların hepsi sigara tiryakisidir, yorumunda bulundu. Gerçekten öyleydiler. Daha genç yaşta koşamıyor, yolun yarısında tıkanıyorlardı.
Yine tıp fakültesinde talebe iken ölü bedenini inceleme (kadavra) dersinde, bazı cesetlerin akciğerlerinin katran rengi gibi kapkara olduğu dikkatimi çekmiş ve hocama bunun sebebini sormuştum. “Sigaradan bu’ cevabını almıştım. “bunlar sigara tiryakisi. Yıllardır içtikleri sigaradan akciğerlerinde oluşan kalıntı’ diye eklemişti.
Gerçekten sigara, insanı bir katran deposu haline getirir. 20 yıl ortalama Günde bir paket sigara içen insanın vücudunda 5 ila 7 kilo katran ve is biriktiği hesaplanmaktadır.
İşte sigaranın yaptığı bedensel zararlardan başlıcaları:
Her yıl 10 milyon kişi sigara ile ilgili hastalıklardan ölmektedir. 2020 yılında sigara tüketiminde artma olmasa dahi her yıl 20 milyon kişinin sigaradan öleceği tahmin edilmektedir. Sigara içilmesi ile yüz kırışıklığı ve solukluğu arasında çok yakın bir ilişki bulunmaktadır. Bu durum sigara içenleri daha itici ve zamanından önce yaşlı göstermektedir. Sigara içimi derinin kılcal ve daha büyük damarlarında kan akımını bozmakta, bu da muhtemelen bağ dokusunda hasara yol açmaktadır.
Sigara içenlerin dişleri kirli ve pis görünümlü olmakla beraber, dişeti hastalıkları baş gösterecektir.
Ağız ve yutakta önce tat alma eksikliği başlar, ardından Kanser riski artar.
Gırtlak ve nefes borusunda iltihaplanma ve ses tellerinin zarar görmesinin yanı sıra kansere yakalanma riski yüksektir. Gırtlak kanserlerinin yüzde 84′ü sigara içimiyle ilişkilidir.
Sigara dumanı tükürük salgısını azaltır. Epitelde hücre ve salgı çoğalmasına yol açar. Yavaş yavaş tıkayıcı akciğer hastalığı gelişir. Akciğer fonksiyon testleri gittikçe bozulur. Sürekli öksürük, balgam, nefes darlığı ve anfizem ortaya çıkar. Bu ortamda gelişen enfeksiyonlar ölüme yol açabilir. Kronik bronşit ve amfizem, sigara içenlerde içmeyenlere oranla 20 misli daha fazla görülür.
Sigaradan doğan iştahsızlık ve beslenme bozukluğu, başta Verem olmak üzere, birçok hastalığın gelişip yayılmasında önemli rol oynar.
Sigara kalp hastalıklarının da (miyokard infarktüsü, koroner kalp hastalığı gibi) sebebidir. Bu, artık bütün dünyada yapılan araştırmalarla kanıtlanmıştır. Özellikle damarlarda sertleşmeye sebep olduğu gösterilmiştir. Yıllarca sigara içenlerin kalp hastalığına yakalanma riski yüksektir. Sigara içmeyen, içene göre 15 yıl daha geç kalp hastası olmaktadır.
Felçlerde, beyinde damar tıkanıklıklarında ve beyin kanamalarında da sigara önemli bir etken durumundadır.
Akciğer Kanserinden olan ölümlerin yüzde 90 ila 95′i sigaradan oluşmaktadır. Ne zaman akciğer kanserli birini duysam, sigara içip içmediğini sorarım. Onlarca vaka içinde içmeyene rastlamadım.
Kaderin ibretli bir cilvesi herhalde, Marlboro reklamlarında atın üzerinde sigara içen kovboy da sigaraya bağlı kanserden ölmüştür.
Sigara içenlerde ağız içi kanserleri 3-30 kat, dişeti kanserleri 5-14 kat, dil kanserleri 4-33 kat, bademcik kanserleri 7-11 kat, Gırtlak Kanseri ise 16 kat daha fazla görülmektedir.
Mide ve yemek borusunda kanama, ülser ve kanser oluşumuna yol açar.
Gözlerde katarakt ve ileri yaşlarda körlük ortaya çıkar.
Sigara içimi, koroner arter hastalığı gelişmesinde en önemli risk faktörüdür.
Pankreas kanseri riski artar.
Rahim ve yumurtalıkta kısırlık, çocuk düşürme, sakat ve eksik doğum, erken menopoza girme, Rahim Kanseri gibi tehlikeler oluşur. Özellikle doğum kontrol hapı kullanan sigara içen kadınlarda kalp-damar hastalıkları (kalp krizleri, damar tıkanıklıkları, tansiyon yüksekliği, beyin kanaması ve felçler gibi) tehlikesi yükselir. Ayrıca erkeklerde de spermlerin hareketlilik ve canlılığında azalma ve bozulmalar ortaya çıkar, böylelikle Kısırlık riski artar.
Cinsel istekte azalmaya sebep olmasının yanında iktidarsızlık ve erkeklerde cinsel organda sertleşme zorluğu da sigaranın yaptığı zararlardandır.
Kemik ve iskeletlerde kemik erimesi meydana gelir. Bu yüzden sigara tiryakilerinin kemikleri zayıftır ve kırık, çıkık gibi durumlarda sigara kullanmayanlara oranla çok daha uzun sürede ve zor bir şekilde kaynarlar. Nikotin kemiklerin gelişimini zorlaştırır, zedelenen kemiklerin eski durumuna kavuşmasını geciktirir.
Sigara vücuttaki antioksidan tüketimini artırarak bağışıklık sistemini bozar. Böylelikle hastalıklara karşı direnç zayıflar, kişi daha kolay hastalıklara yakalanır.
Kılcal damarlar, el ve ayaklardan başlayarak, kol ve bacaklara kadar tıkanıp bu organların kesilmesine (Burger hastalığı) kadar varabilen hastalıklar oluşur.
Vücutta yorgunluk, uykusuzluk, ruhsal gerilim, stres, performans düşüklüğü, reflekslerde azalma, sigara tiryakiliğinden dolayı meydana gelir.
Yine sigara sebebiyle zihin faaliyetlerinde durgunluk ve yavaşlama ortaya çıkar. Hatırlama güçlüğü, sersemlik, konsantrasyon zorluğu, zihin bulanıklığı görülür. Zihinsel faaliyetler zayıflar. Çünkü sigara, damarlarda sertleşmeye yol açar ve kanın beyne, vücudun diğer bölgelerine normal bir şekilde ulaşmasını engeller.
Sigara, zeka üzerine de zararlı tesirler yapar. Zihinsel yeteneklerin ölçülmesi için uygulanan testlerde; sigara içenlerin içmeyenlere oranla belirgin olarak kötü performans sergiledikleri gösterilmiştir.
Sigara tat ve koku duyularımızı da mahveder. Sigara içmek, açlık hissini artırır.

Sigaranın diğer zararları
Sigara bütçeye de yüktür. 2004 yılında bir kişinin aylık sigara harcaması yaklaşık 100 YTL, yıllık harcaması ise 1000 ila 1500 YTL arasında oldu. Eğer kan-koca sigara içiyorsa bu rakam 3.000 YTL’ye kadar çıkabilmektedir.
Ülkemizde tüketilen sigaraların Önemli bir kısmı döviz ödenerek ithal edilen yabancı tütünlerdir. Bu da gelişmekte olan ülkemiz için önemli bir kaynak kaybıdır.
Sigara, yangınların da önemli bir sebebidir. Sönmeyen izmaritlerden ve kibritlerden tutuşan orman yangınlarının tüm orman yangınlarına oranı yüzde 50; şehirdeki yangınların tümüne oranı ise yüzde 45′dir.
Ayrıca sigara paketi ve Kağıdı için her yıl ülkemizde 2 milyon Ağaç kesilerek heba edilmektedir. Bunlar da ormanların yok olması demektir ve pek çok problemi beraberinde getirecektir.

Çocuklar ve sigara
Hamile kadınlarda, sigara içilmesiyle nikotin ve karbonmonoksit plasentadan bebeğin hayati önemi olan organlarına geçer.
Bir hamile kadının sigara içerek bebeğine verebileceği zararlar şöyle özetlenebilir:
Düşük yapma ihtimali yüzde 25 artar.
İki kat fazla oranda erken doğum olur.
Bebekleri ortalama 250 gram eksik doğar.
Bebeklerde kötü huylu tümör riski artar (lösemi, lenfoma, böbrek tümörleri).
Ölü bebek doğurma oranı 1/3 kez daha yüksektir.
Ani bebek ölümleri daha fazladır. Ani bebek ölümü, Sağlıklı bebeğin sebepsiz yere aniden ölümüyle kendini göstermektedir.
Bu çocuklar büyüme geriliği ve öğrenme zorluğu gösterirler. Zihinsel gelişimlerinde gerilik ve sonraki hayatında davranış sorunları gözlenir.

Sigara içen erkekler iktidarsız oluyor

Sadece İngiltere’de 120 bin erkeğin sigara yüzünden iktidarsız olduğunu söyleyen uzmanlar, sigaranın verdiği ciddi zararlara karşı uyarılarda bulundu. Organizma üzerinde pek çok ciddi hasara neden olan sigaraya karşı güç birliği yapan İngiliz bilim adamları, hazırladıkları raporla sigara üreticilerini köşeye sıkıştırdı.
İngiliz Tıp Birliği (BMA) ve “Sigaraya Karşı Eylem’ (ASH) adlı sigara karşıtı grup, başta İngiltere olmak üzere tüm Avrupa Birliği ülkelerinden, sigara paketlerinin üzerine “Sigara iktidarsızlığa ve spermlerde bozukluğa neden olmaktadır’ uyarısını koymalarını talep etti.
Risk hafife alınıyor
Sadece İngiltere’de 120 bin erkeğin sigara nedeniyle iktidarsız olduğunu açıklayan bilim adamları, “Sigara içen erkeklerde ereksiyon bozukluğu yaşandığı kanıtlandı ama sigara satışlarında hala değişiklik yok. Zaten kamuoyu araştırmaları da sigara içen erkeklerin yüzde 88′inin nasıl bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu bilmediğini gösteriyor. Reklamlarda sigara içen Sağlıklı erkek imajı da insan sağlığını riske sokacak mesajlar veriyor’ diyor.

Pasif tiryakilik (dumanaltı olma)

Pasif içicilik (yani duman altı olma), kişinin sigara içmediği halde sigara içilen ortamda elinde olmadan tütünün dumanını teneffüs etmelerine denir. Başkasının ağız ve burnundan çıkan sigara dumanında da nitrojen, nikotin, karbonmonoksit, Karbondioksit ve çeşitli Gazların mevcut olduğu bir gerçektir.
İstemsiz sigara içimine bağlı hastalıkların başında Akciğer Kanseri gelir. Çeşitli araştırmalar pasif içiciliğin akciğer kanserinde önemli bir faktör olduğunu göstermektedir. ABD’de yılda 100.000 kişi pasif içiciliğin sebep olduğu rahatsızlıklardan hayatını kaybetmektedir. Bir kişinin yanında 2 sigara içildiğinde o kişi 1 sigara içmiş gibi zehirli Maddeleri bünyesine almaktadır.
Anne veya babası sigara içen ilkokul çocuklarının idrarlarında Günde 6 sigara içen bir erişkine eş miktarda nikotin bulunmuştur.
Sigara sadece içene değil çevrede bulunanlara da zarar verir. Buna duman altı olma diyoruz.
Tüm kanserden ölümlerin yüzde 30′unun akciğer kanserinin ise yüzde 90-95′inin sebebi sigaradır.
Sigara dumanına maruz kalanlarda belirgin hastalık olmasa bile şu belirtilere sık rastlandığı görülmüştür:
Gece göğüste sıkışma,
Gece nefes darlığı,
Aktiviteden sonra nefes almakta zorlanma,
Bronşlarda tıkanma.

Kadınlar ve sigara

Daha önce ülkemizde mevcut toplumsal reddin de etkisiyle sigara içen kadınlara az rastlanırken, giderek onların daha fazla tiryaki olduklarını görüyoruz.
Artık kadınlar oran olarak neredeyse erkeklere yaklaştılar. Kabul günlerinde birbirlerine sigara tutuyorlar.
Kırsal yörelerde kadınlar hala az sigara içmektedir.
Sigara içen kadın oranı köylerde yüzde 2′yi geçmemekte iken, şehirlerde bu oran yüzde 30-40′ı bulmaktadır.
Bu yüzden kadınlarda sigaraya bağlı hastalıklarda hızlı bir artış söz konusudur.
İşte kadınların sigaraya başlamasında etkili faktörler:
Erkeklere eşit olma duygusunu sigara içmenin sağladığını zannetme.
Sigaranın kadınlık veya çekicilik sembolü olarak kabul edilmesi.
Kendine güveni artırdığını düşünme.
Zayıflama veya kilo almama isteği.
Görüldüğü gibi saydığımız faktörlerin hepsi sigaraya sığınma bahaneleridir, aralannda gerçekçi olanı yoktur.
Kadınların giderek daha çok sigara içmeleri sebebiyle sigara tüccarları Reklam kampanyalarında kadına yönelmişlerdir.

Anne Sütünün oluşumunda ve kalitesinde bozukluk olur. Ayrıca nikotin anne sütüne geçer ve çocuklarda zehirlenme, nöbet geçirme ve ölüm riskini artırır.

İlk sebep çocuk ve gençlerdeki merak duygusudur. Yetişkinlerin zevkle içtiklerini zannettikleri sigarayı denemek istemeleri, genellikle tiryakiliğe atılan ilk adımdır.
Aslında sigarayı ilk içen hemen bir haz ve zevk almaz, aksine “bu ne tatsız berbat bir şey’ diye düşünür. Ancak ısrarla kullanmaya devam ettiğinde bir süre sonra zevk duymaya başlar. Bazı kişiler sadece meraktan sigaraya başlar, içmekle sosyalleştiklerini ve havalı hale geldiklerini zannederler. Derken ardından bağımlılık gelir.
Bir başka sebep de erkek çocukların sigara içerek büyüdüklerini zannetmeleridir. Maalesef “erkek adam sigara içer’ tekerlemesi birçok kişinin dilindedir.
Ayrıca sinema filmlerinde, Televizyon dizilerinde kahramanın sigara yakmadan, sigaranın dumanı olmadan sahneye çıkmaması, karşılaştıklarında birbirlerine sigara tutmaları yine gençler için özendirici olabilmektedir.
Saniye hanım, yeni evliydi ve sigara içmesini beyi bir türlü kabullenemiyordu. “Ben sigara içmiyorum ve eşimin de sigara kokmasını istemiyorum’ diyordu.
Saniye çok uğraşıyor, ama bir iki Gün sonra tekrar sigaraya başlıyordu. Kendisine nasıl başladığını sorduğumda şu cevabı vermişti:
“kadınlarla toplandığımızda sigara içen bir ablam “şunu iç, bir taneden bir şey olmaz” dedi. Ben de iptim. Aslında alışacağımı hiç zannetmemiştim. Berbat bir tadı vardı, hiç de cazip değildi. Bu durum birkaç kere tekrarlandı. Bir baktım ki içmeden duramıyorum. Böyle olacağını hiç zannetmezdim, ama şimdi vazgeçemiyorum.
Yine ergenlik dönemindeki akran baskısı da sigaraya başlamada bir faktördür. Gençler özellikle kendi cinsinden olan yaşıtlarıyla çok yakın ve sıkı ilişkiler içindedirler. Çok gizli sırlar paylaşılır, ortak hazlar ve yaşantılar birlikte denenir. Akranları tarafından dışlanma, hor görülme hiçbir zaman kabullenilemez. Bu sebeple, hoş olmayan alışkanlıkları bile istemeden paylaşmak zorunda kalabilir.
Zaten bu dönem çalkantılı yıllardır ve gençler, bağımsız kimliklerini oluşturma çabasındadırlar. Reklamların da etkisiyle sigara içerek kendi kişiliğini ortaya koyduğunu düşünebilir.
İşte bu çalkantılı dönemde saydığımız faktörlerle tek tük sigara içmeye başlayan genç, bir süre sonra bağımlılığın pençesine düşer ve sigarasız yapamaz olur. Dumanı derin derin içine çekip, bu harika bir deneyim’ diyene rastlanmamıştır. Veya “Sigaraya başladığım için çok mutluyum. Sigara içtiğim için kendimi şanslı hissediyorum’ diyen de yoktur.
26 yaşındaki Emire w şunları söylemişti: “Hayatımda gerçek anlamda pişmanlık duyduğum tek gün, 14 yaşımdayken ilk sigaramı içtiğim gündür. Aradan on iki yıl geçti, artık Günde yirmi tane içiyor ve bundan kendimi alamıyorum. Ama sağlığıma yaptığı zararları düşündükçe büyük bir korkuya kapılıyorum.’
Ergenlikte ilk başta berbat bir tatla, iğrenerek içilen sigara, giderek böylesine bağlılık yapar. En iyisi, denemek veya tadına bakmak için dahi olsa hiç içmemektir.

Sigaraya her yıl 100 bin can veriyoruz

Daha da vahimi bu rakam 20 yıl içinde 250 bine yükselecek.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekim Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Doç. Dr. Oğuz Kılıç, son 20 yılda sigara tüketiminin yüzde 80 arttığı Türkiye’de her yıl 100 bin insanın sigaradan öldüğünü bildirdi.
Doç. Dr. Oğuz Kılıç, dünyada yaklaşık 1.3 milyar kişinin sigara içtiğinin tahmin edildiğini, 2025 yılında bu sayının 1.7 milyar kişiyi aşacağını söyledi. Sigara içicilerinin yüzde 84′ünün gelişmekte olan ülkelerde yaşadığını belirten Doç. Dr. Kılıç, sigara içme oranlarının Kuzey Amerika’da yüzde 4.7, Latin Amerika’da yüzde 8.9, Batı Avrupa’da yüzde 9.3, orta ve doğu Avrupa’da yüzde 10.8, Afrika ve Orta Doğu’da yüzde 11.8, Asya’da ise yüzde 54.5 olduğunu kaydetti.
Gelişmiş ülkelerde toplumun daha bilinçli olması ve ödenen ağır tazminatlar
nedeniyle tütün endüstrisi pazarının, gelişmekte olan ülkelere kaydığını belirten
Doç. Dr. Kılıç, şunları söyledi:
‘Sigaranın Sağlık bilançosuna bakarsak, 2005 yılında 5 milyon insan öldü,
2030 yılında 10 milyon insan ölecek. Her yıl ülkemizde 100 bin insanımızı erken
yaşlarda sigaraya kurban veriyoruz. Eğer önlem alınmazsa bu sayı ilerideki 20
yılda 250 bine çıkacaktır. Yani bir başka deyişle 274 kişi bu haberiokuyamayacak, çünkü sigara nedeniyle hayatını kaybetmiş olacak.’
Ev ve kapalı yerlerde sigara içilmesinin, pasif içicilik olarak adlandırıldığını ve bunun büyük zararları olduğunu belirten Doç. Dr. Oğuz Kılıç, şöyle devam etti:
‘Sigara içilen bir evde, pasif içici konumundaki çocuklar Günde 5 sigara içmiş kadar etkileniyor. Bu çocuklar daha fazla hastalanıyor. Sigara içilen evlerde yaşayan bebeklerin ani ölüm riski 2.5 kat artar. Astım ve solunumsal enfeksiyon riski 2 kat fazlalaşır, Akciğer Kanseri, kronik bronşit görülme sıklığı da oldukça yükselmektedir. Kocası sigara içen kadınlarda, akciğer kanserinden ölüm 2-3 kat daha fazladır. Yani bir başka deyişle pasif içicilik, aktif içicilik kadar zarar verir, öldürür. 100 bin kişiden 17 bini pasif içicilik nedeniyle ölüyor. Pasif sigara dumanına maruz kalmayanlarda, kalanlara göre akciğer kanseri riski yüzde 30, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı riski yüzde25 daha azdır. Bu sonuçlara baktığınızda, kazanan sadece tütün endüstrisidir.’
Doç. Dr. Kılıç, tütün endüstrisinin çocukları ve gençleri hedef aldığını, sigara şirketlerinin müşterilerinin üçte birinin 13 yaşına kadar, yüzde 90′ının da 20 yaşından önce sigaraya başladıklarının araştırmalarla tespit edildiğini kaydetti. Marka seçimlerinin de çok erken yaşlarda belli olduğunu belirten Doç. Dr. Kılıç, şirketleri sigarayı sağlık kavramı ve eğlenceyle eşleştirerek, gençlerin sağlık kaygılarını gidermek için Reklam yaptığını, spor dergilerinilanlar verdiğini, spor olaylarına sponsor olduklarını vurguladı.
Doç. Dr. Kılıç, Türkiye’de sigaraya başlama yaşının 12′ye düştüğünü, nikotin
bağımlılığının tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu da sözlerine ekledi.


KONU:erkeklerde sigara kullanımı ve sonuçları, hamileyken sigara içilirse, hamileyken sigara içmek, hamileyken sigara kullanımı ve sonuçları, kadınlarda sigara kulanımı ve sonuçları, sigaradaki zehrli maddeler, sigaranın içindeki zehirler, sigaranın yol açtığı hastalıklar, sigaranın zararları, Sigaranın Zararları Hakkında Herşey

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

e Devlet e Devlet google plus e devlet e devlet google+ glus google google+